Bir işi sürekli götürememe ya da mali yükümlülüklerini tekrar tekrar yerine getirmeme ile belirli olmak üzere, sürekli bir sorumsuzluk gösterir antisosyaller.
Borç alır ödemezler, taksitle alışveriş yapar, taksitleri ödemezler; kiralarını, elektrik paralarını, faturalarını ödemezler. Sosyal rollerini yerine getirmezler. Çocukları ve eşleriyle ilgilenmez, onların bakımını ihmal ederler. Çocuğu hasta olduğu halde doktora götürmeyip, elindeki parayı içkiye, kumara harcayabilirler. Hemen her konuda, öncelikle kendilerini düşünür, yakınları da olsa, başkalarının sorunlarına karşı duyarlılık gösteremezler. İnsanlardan yardım ve ilgi bekler, ama kimseye yardım etmezler. Başkasına zarar vermiş, kötü davranmış ya da başkasından bir şey çalmış olmasına karşın, ilgisiz olma ya da yaptıklarına kendince mantıklı açıklamalar getirme ile belirli olmak üzere, vicdan azabı çekmezler. Yaptıkları hiçbir kötülük için vicdan azabı çekmez, her durumda kendilerini haklı görmeyi başarırlar. Araba çalarken yakalanan biri, öfkeyle kapıyı kilitlemediği için, asıl suçlunun, arabanın sahibi olduğunu söylediğini hiçbir zaman unutmuyorum. Antisosyaller ile narsistler aynı yolun yolcusu olduklarından çok iyi anlaşırlar. Alacaklı olduğun halde seni borçlu çıkarmak onların en güzel yaptıkları dengesizliktir. Borcunu ödeme imkanı olduğu halde ödemeyenin kendinin, İslamın neresinde olduğunu araştırmasını tavsiye ederim.
Hayırlı cumalar diliyorum.