Zararsız Müslüman ürettik
Meşhur bir hikâyedir;
Hindistan’ın İngiliz
sömürgesi olduğu yıllar…
İngiliz hükümeti,
durumu gözetleyip rapor
etsin diye bir diplomatını
Hindistan’a gönderir..
İngiltere’nin Hindistan valisi
eşliğinde şehri gezen
diplomat,
bir ara bir ses duyar
etraftan..
Sorar valiye;
“Bu ses nedir?”
Vali der ki;
“Buna ezan diyorlar
efendim.”
Diplomat
“Ne işe yarıyor?”
diye sorar..
Vali şöyle cevap verir;
“Müslümanları ibadet için
camiye çağırıyor bu ezan..
Günde beş kez okunur.”
Diplomat şu soruyu sorar bu
kez;
“Peki bu ezanın İngiliz
politikalarına bir zararı var
mı?!.”
Vali
“Hayır, efendim”
der..
“O zaman bırakın kalsın”
der diplomat,
“Zararı yoksa devam etsin.”
****
Zaman zaman kendime de
sorarım ben bu soruyu..
Benim kıldığım namaz,
tuttuğum oruç Allah
düşmanlarının işlerini
bozmuyorsa,
yüreklerine korku
salmıyorsa,
orada sorun var demektir..
İtiraf etmeliyiz ki,
kendi iktidarımızda güçlü
Müslümanı zararsız
Müslümana dönüştürdük..
Çok şükür,
içimizde hâlâ harama
bulaşmamış,
faiz yememiş,
kul hakkına girmemiş
samimi insanlar var da
onların hatırına yürüyor
kervan..
****
Namazı,
orucu,
tesettürü,
zekâtı,
sadakası anlamını yitirmiş,
içi boş bir ritüele dönmüş
dindarlarız artık..
Siyaseten güçlü,
manen zayıf bir İslam var
içimizde..
İtiraz edecek bir şeyimiz
kalmadı..
Apple’ın CEO’su bize şunu
söylüyor:
“Sen bizim yazılımları,
tableti,
telefonu kullan da gerisi
önemli değil..
Namaz da kıl,
oruç da tut..
Biz zaten seni başka bir
şeye dönüştüreceğiz..
Zamanla alışırsın!.”
****
Medeniyeti alıp ahlakını
bırakamadığımız ve bunu
çok geç anladığımız Batı
medeniyetine karşı
mücadele edecek
argümanlar oluşturamadık vesselam..
Kumaşın kalitesi isyan
etmeye yetti de çözüm
üretmeye yetmedi..
Zararsız Müslümanlar olduk
anlayacağınız..
Bakın etrafınıza!.
Kimseye zararımız var mı?!.
Yok!..
Beş vakit camiye bile
gidemiyoruz!.
Bırakın kıldığımız namazdan yüreklerine korku salmayı,
adamlar ürettikleri bir
mikropla bizi hizaya
getirdiler!..