Bolu'nun gezilip görülmesi gereken güzellerinden birisi olan Yedigöller, özelikle sonbahar ve yaz aylarında ziyaretçilerini ağırlayan yerlerden biri olarak her geçen gün daha da öne çıkmaktadır. Yedigöller doğal güzelliği ile ülkemizin ve Bolu'nun en nadide yerlerinden birisidir. Burası her yıl binlerce insanı ağırlamaktadır.
1965 yılında milli park hâline getirilen Yedigöller 1,5 km mesafede sıralanmış yedi gölden ve bunların etrafını çevreleyen ormanlardan oluşur. Bu göller sırasıyla Seringöl, Büyükgöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl'dür.
Yedigöller'in ilki Seringöl'dür. Küçük bir göldür ve Mengen istikametinden gelenler için göller onunla başlamaktadır. Yedigöller'in ikincisi Büyükgöl'dür. Bu göl Yedigöller'in en büyük gölü durumundadır. Doğal güzelliği, etrafında yürümeye imkânı veren yürüyüş yolu ile büyük göl âdeta gökyüzünün yeryüzü ile ve nihayet burayı seven insanlarla buluştuğu bir yer durumundadır.
Yedigöller'i oluşturan göllerden bir diğeri olan Deringöl ise 10 m'ye varan derinliği ile Yedigöller'in en derin göllerinden birisidir. Bu göl de diğerleri gibi muhteşem güzelliği ile dikkati çekmektedir. Yapraklarını döken ağaçlar özellikle sonbaharda burada muhteşem bir güzellik manzara meydana getirmektedir. Deringöl'ün hemen üst tarafında aşağı kısmına doğru bir gelinlik gibi uzayan bir şelale bulunmaktadır. Onun da hemen yanında yedi yerinden akan bir Dilek Çeşmesi bulunur.
Yedigöller içinde bir de Kurugöl bulunur. Kurugöl, Nazlıgöl'ün hemen yanındadır. Suyu tamanen kurumuştur.
Yedigöller içinde kamp alanı olarak istifade edilen Nazlıgöl'ün suları da özellikle yaz aylarında büyük ölçüde çekilmektedir. Bu göl de diğer göller gibi güzelliği ile dikkat çekmekte ve çevresinde yürüyüş yapmaya imkân vermektedir. Deringöl ile Nazlıgöl arasında bulunan şelaleden ötürü bu göl Şelale Gölü olarak da bilinmekteymiş.
Yedigöller'in bir diğer gölü İncegöl ise adı gibi ipince bir göldür. Bolu'dan girişler bu gölün olduğu yerden yapılmaktadır. İncegöl'ün hemen üst tarafında ise Sazlıgöl yer alır. Bu da küçük bir göldür. Sazlık ve çalılıklarda doludur.
Biz en son olarak Yedigöller'e kasım ayının son zamanlarında gittik. Yapraklar iyiden iyiye yerlere serilmişti. Bu mevsimde bile Yedigöller'de dikkat çeken bir hayatiyet hissediliyor. Yusufçuklar bu mevsimde de suların üzerinde uçmaya, sularda balıklar oynaşmaya devam ediyor. Bilhassa sincaplar bu mevsimde Yedigöller'i ziyâret edenlerin sık sık karşısına çıkıyor. Burada ormana ve göllere özgü dopdolu bir hayatiyet dikkati çekiyor. Göllerin etrafı köknar, kayın, meşe, gürgen, çam ağaçlarıyla çevrili. Ağaçlar bu göllerin etrafındaki hayatiyeti alabildiğine besliyor ve hemen her mevsimde buraya muhteşem bir güzellik veriyor.
Göllerin çevresindeki uyarı levhalarının çok oluşu da dikkat çeken başka bir durum. Bu da aslında bir anlamda kendi hâlimize bırakılsak bu cennet köşesini dikkatli ve titiz bir şekilde korumadığımızın ifadesidir.
Sonuç olarak Yedigöller tabiatın insanla buluştuğu bir yer. İnsanı dinlendiren yanıyla ve gönle huzur veren güzelliğiyle Bolu'nun insana en hüzünlü hâlinde bile sevinç veren bir köşesi Yedigöller.