Gerede'de böyle bir deyim var. Özelikle gelişigüzel iş yapanların, iş görmede yüzü olmayanların hâlini anlatırken kullanılır bu deyim. Avlâ, avlu kelimesinin Gerede'de söylenişidir ve belirli bir yeri ifade eder. "At üzerinden avlâ tutuyon!" denir iş görmede yüzü olmayan kimseler için.
Bu güzel deyim çalışma aşkını ve enerjisini kaybetmiş günümüz insanını çok güzel anlatır. Özelikle bunca gaileyle meşgul olan ve başarısızlığın dibini gören eğitim ve kültür meselelerinde şu güzel deyimin temsil ettiği manayı düşünmeden edemiyorum. Oturduğu koltuktan yönettiği birimin meselelerini sözüm ona çözmeye çalışanlar, dolgu niyetine çeşitli makamlara getirilip bir icraatta bulunamayanlar, dost ahbap çavuş ilişkisine devletin kurumlarını işgal edenler, çalışmak denen kavram yerine gösteriş ve artisliği ikame edenler bulundukları yerde at üzerinden avla tutmaya çalışanlardır.
Türkiye böyle tipler yüzünden en ciddi meseleleri bile konuşup tartışamayacak hâle geldi. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Mevcut akademi, ünivesite ve eğitim anlayışının insana düşman olduğunu, topluma ve insana fayda yerine zarar verdiğini kime anlatmak gerekir?
Sonuç olarak mevcut yöneticiler ne yapılırsa yapılsın eğitimin belini doğrultamadı. Türkiye'de eğitim sonucu itibariyle bu ülkeye zarar verici bir hâle geldi. Bunun sebebi kanaatimce konfor düşkünü, gösteriş budalası ve eğitimin meselelerini bilmeyen etkisiz makam sahipleridir. Eğitimin bütün kademelerinde baştan sona temizlik yapılmadıkça eğitim düzelmeyecek gibi görünüyor. Makamda hizmet için değil artislik için duran müdürler, sabahtan akşama kadar bilgisayarda oyun oynayan memurlar, öğretme aşkını kaybetmiş öğretmenler, okulla ilgisi olmayan öğrenciler birilerine hâlâ normal geliyorsa eğitimi yönettiği zannolunan kişiler at üzerinde avlâ tutmaktan başka bir şey yapmıyorlar demektir.