Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yüz yıllık yeni bir devlet değildir. Göktürkler'in devamıdır. Selçuklunun devamıdır. Osmanlı'nın devamıdır. Kadim Türk devleti asırlar boyunca birçok defa hilal taktiğini uygulayabilmek için, sahte ricat uygulamış. Geri çekiliyormuş gibi yapmış. Akabinde düşmanlarının etrafını çepeçevre sarmıştır. Hilâl Taktiği, Kurt Kapanı veya Turan Taktiği dediğimiz bu taktiği peygamber Efendimiz de, başkomutan olarak katıldığı savaşlarda uygulamış ve güzel sonuçlar almıştır. Bu taktik, düşmanı çevreleyerek yok etmeyi amaçlayan askeri bir taktiktir. Osmanlı Devleti ve ondan önceki Türk devletleri tarafından sıklıkla kullanılan bu taktik, iki aşamalı olarak uygulanır. İlk aşama Sahte ricat (geri çekiliş). İkinci aşama pusudur. Biz 100 yıl önce, güçsüz düştüğümüz için toparlanana kadar sahte ricat yaptık. Yirmi yıldır pusudaydık. Tarihler 2023'ü göstermeye başladığında ise, silahlarımızı bir bir ortaya dökmeye başladık. Bu gerçekleri bilmezseniz, bildiğiniz her şey eksik kalır. Öyle sandığınız gibi 100 yıl önce Hilafet falan kaldırılmadı. Sadece belli süreliğine rafa kaldırıldı. Kadim Türk medeniyeti, tüm Müslümanları ve Türkleri bir arada tutacak böyle bir mekanizmayı yok edecek kadar beceriksiz bir çadır medeniyeti değildir. Sadece o dönemin değil, 100 yıl sonrasının da hesabını yapmış ve hilafeti tamamen ortadan kaldırmak yerine, sadece bir süreliğine yerin altına çekmiştir. Dolayısıyla, tüm Müslümanları bir bayrak altında toplayan hilafet mekanizması hala Türkiye'nin kontrolündedir. Tam anlamıyla hazır olunduğunda o mekanizmada bu topraklarda yeniden raftan indirilecek. Yani güneş yine battığı yerden doğacaktır. 100 yıl önce yeni bir sefere çıktık. 2000'lerin başında sahte ricat bitti. 15 yıldır pusudaydık. 2016'da pusu bitti. Hücum başladı. Kısmet olursa 2025'in sonuna kadar, yasal düzenlemeler bitecek. 2028 yılından itibaren yeni bir dönem başlayacak. 2028 ile 2038 yılları arasında bir çok süper güç çökecek. 2048 yeni bir şahlanış. Hayırlı cumalar diliyorum.