Musalla Taşımızın Başındayız..
Neyse ki âlem-şümul bir mefkûreden, tezkiye edilmiş bir necip tarihten geliyoruz. Biz yüzyıllarca her dayak yiyenin yara bandı, sedyesi, cankurtaranı, acil servisi olmuşuz. Cihanın bize borcu var. Kızılelma sahibiyiz, direğiyiz dünyanın. Büyük konuşmayalım ama bizim kanımız da herhangi bir kan değil. Çanakkale Savaşı, küfrün imanı tarihe gömmek için planlanmış bir Proje Savaşıydı.! Şairin: “Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela” diye tarif ettiği insan sürülerinin hakikati tarihe gömmek için giriştikleri savaşta Boğazın fırtınalı sularına gömüldükleri bir kıyamet savaşıydı..Maddî bakımdan en zayıf olduğumuz bir zaman diliminde imanın gücünü hiçbir silah gücünün yenemeyeceğini dünya âleme gösterdiğimiz yeni bir Bedir savaşıydı! Çanakkale ruhu, son Haçlıların, emperyalistlerin bütün oyunlarını bozan, Boğaz’ın sularına gömen bir ruhtu! Çanakkale ruhu, mazlumların emperyalistlere karşı destansı direnişinin adıydı.. Çanakkale’yi destan yapan işte bu direniş ruhuydu! O ruh yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bugün! Müslümanları bedenen ve ruhen birleştiren, aynı hedefe yönelten hilafetin adını ve haysiyetini korumak için kanlarını ve canlarını feda eden Yemen’den Bosna’ya, Halep’ten Beyrut’a, Üsküp’ten Kahire’ye kadar kalpleri aynı anda Hakk ve hakikat için atan yürek ülkesinin çocuklarının bize armağan ettikleri aslâ eskimez, pörsümez, her dem diriltici, her dem yenileyici bu muazzez İslâm kardeşliği ruhu bütünüyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bugün! Bu ruhu diri tutabilirsek, yaşayabilirsek, hayatımızın her alanına nakşedebilirsek,işte o zaman bize kimse diz çöktüremez ve Çanakkaleler aslâ geçilemez! Bu enkazdan doğrulacağız ama bakın birlikte yıkıldıklarımızla; Çanakkale ruhunu diri tutan Türk ve İslam dünyasıyla birlikte değiliz bugün!Biz Gazze’de düştük.! Ahh Gazze.. Sana inanan kardeşlerimizle birlikte maddi olarak yanınızdayız ama manevi olarak seni anlatamadık neslimize..! Ne şehirler boğazlandı gözümüzün önünde seyrettik.. Bağdat, Şam, Halep.. Libya’nın derisi yüzüldü, Yemen’in kurumuş bedeni darağacına asıldı. Çeçenistan, Ahıska, Kırım yutuldu. Kudüs’ün ekmeğine kan doğradı melun. Irak’a giydirilen Lübnan gömleği! Saddam’ı Kaddafi’yi özlemek de varmış kaderde. Kırmızı kitaplarda, gizli anayasalarda yazılı düşmanlar “düşman” değil ama kime anlatacaksın bu dünyanın direği mendireği düşmanlıkken..Bizimki bir çıldırtan denge: Yaprak döküyor bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe..Musalla taşımızın başında bekliyoruz.!
Hayırlı günler diliyorum.
17 MART 2025 PAZARTESİ