Bir şekilde hayatımızın değişmesini hepimiz istemişizdir ama hayatımızı bazen değiştirebiliyoruz bazen de hayatın etkisinde kalıp sanki ıssız bir ada da kalmış gibi hissediyoruz kendimizi. Hayatımızı değiştirmenin tam vakti zamanı geldi dediğimiz bir anda değişim içerisine giriyoruz ama nafile o değişim bir anda olsa hemen çıkıp gidiyor ve geri döndüremiyoruz. Hayal kurmak istiyoruz, hayallerimizi gerçekleştirmek istiyor, yeri geliyor hep ümit ediyoruz ama olmuyor. Kendimiz için bir şeyler düşünüp onları uygulamaya çalışıyoruz. Uygulamaya çalıştığımız şeyler bazen gerçekleşmiyor yine de olmayınca olmuyor tabii ki…
Yeri geliyor çark gibi dönüyor, yeri geliyor sanki bir mecnun misali yalnız kalıyoruz veya bu çarkı kendimiz döndürmeye çalışıyoruz. Hayal dünyasına dalınca bulunduğumuz yerden, bulunduğumuz konumdan başka bir konuma ve mevkiye geçmeyi düşünüyoruz acaba olur mu ki diye... Ben bunun üstesinden gelirim, hayallerimi gerçekleştiririm diye düşünüp dururuz hep. Farklı dünyalara dalarız, farklı insanlarla arkadaşlık kurmayı, onlarla kaynaşmayı hayal ederiz ve hayatımızı değiştirmenin zamanı gelmiştir işte der ve hayatımızı değiştirmeye karar verdiğimiz o anı ortaya çıkarırız. Sanki bir anda hayatımızı değiştirmiş ve kendimizi mutluluğa, bu yola ulaşmış gibi hissederiz.
Gerçekten de her insan hayatını bir şekilde değiştirmek istiyor. Kimi kişisel gelişim kitapları okuyarak, kimi kendi hayatı ile ilgili hikâyeler, sözler vs. gibi kitapları alıp okuyarak, araştırıyorlar, kimileri de nasıl olursa olsun boş ver gitsin zaten hayat böyle de devam ediyor yine de devam edecek diyorlar.Sanki hayatlarından bezmişler, umutlarını, hayallerini kaybetmiş, kendi kalelerini yıkmışlar, kendilerini içten fethetmişler gibi. Yeri gelir cesareti kırılır, yeri gelir korkar, yeri gelir çaba göstermeye çalışırız. Bazen de kendimizi yıpratır, bitiririz...
İnsanlar hayatlarını değiştirmek için elinden gelenleri yapar da diğer insanlar öyle bir şeyden söz ederler mi pek bilinmez yani. Yine de her insan kendini bilir ve kendini tanır. Kendini tanımaya çalışır, imkânı yoksa dahi bir şekilde birilerine giderek hayatlarını değiştirmeyi göze almış, her şeyden emin olmaya çalışan kişiler vardır. Bunlardan bazıları: insanlar, bazı varlıklar, kitaplar, cisimler, doğal afetler de olabilir...
Heyelan, deprem, yağmur, kar, fırtına, ağaç, araba vs. gibi şeyleri sayabiliriz. Bunlar zaman içinde değişebilmektedir. Değişime girmemiz için gizemli olmak, kitap okumayı sevmek, hayatı iyi ve kötü yönüyle yaşayabilmek, paylaşabilmek, mutlu olmak için de sevgiye, sevgiliye itaat etmek, hayatını belirli bir şeyle paylaşmak ve insanın elinden gelen her şeyi yapması gerektiğine inanıyorum. Bunları zaten bir insan yaparsa kendini bir nevide olsa değişime girmiş olarak kabul eder ve hayatında farklı olgular oluşmaya başlar. Hayatımızı bu şekilde kabul edip seversek cesur, huzurlu ve mutlu oluruz, kendimizi ise daha yenilikçi görerek yeniliğe bir adım atmış oluruz ve böylece kendimizi daha iyi hissederiz. Attığımız adımlara dikkat etmeli, kuvvetli olmalı, değişim için böylece hızlı adımlar atmış olmamız gerekebilir. Attığımız bu adım bize mutluluk, sevgi, huzur veriyorsa, o yol bize doğru yolda emin adımlar attığımızın kanıtı olarak gösterilir. Eğer yanlış bir adım atarsak bizi farklı şekilde farklı yönlere doğru götürür. Bundan da hiçbirimizin şüphe duymaması gerekir. Yanlış yola sürüklenmemek için, hayatta değişim içerisine girmek istiyorsak atılan adımlarımıza dikkat etmemiz gerekmektedir.
Yalçın Sevim / Sevimli Şair