Biz hayatımızda çok zorluk yaşadık, birçok katlanılmaz olaylara katlandık, kimsenin kalbi kırılmasın diyerek söyleyemediklerimiz oldu. Biz kalp kırmamak için uğraşırken insanlar çatır çatır kalp kırmaktan alıkoymuyor kendini. Şöyle bir şiir okumuştum geçenlerde…
Bozguna benziyor, saklasam olmaz,
Eskiye yeniden başlasam olmaz,
Yakıştırsam olmaz, yanmazsam olmaz
Maviye boyadım, baktım mor çıktı…
Sapsarı saçlarım vardı, aklaştı
Anılar üst üste yükleşti
Bir büyük oyunun sonu yaklaştı
Tüm yanan ışıklar sönüyor çıktı…
Bazı kapılar kapanırken üzülüyorsun. Ama sonradan anlıyorsun ki, o kapı hiç açılmamış sana, sen sadece denk gelmişsin…
Aslında umutsuz da değiliz de halimiz kalmamış gibi… Zaten o kapıya bir daha gideceksem de o gün gelmesin devran dönmesin. Size karşı bir kinim yok yanlış anlamayın. Belki de hepsi benim hatam. Ben istemiş olabilirim böyle olmasını… çünkü ben istemesem yakınımdan bile geçemezdiniz. Aldım kaldırdım koydum başıma sizi…
Bir yerde okumuştum. “Çok tuhaftı ağlayamadım ama ruhum parça parça olmuştu” yazıyordu. İnsanın içine atmasının, güçlü görünmeye çalışmasının en yorucu hali bu olsa gerek…
Önceden çok insana çok şey anlatıyordum. Sonra çok şey anlatmayı öğrendim. Zamanla herkesten uzaklaşıp tek bir insana her şeyimi anlattım. Hepsi o kadar boşa gitti ki, şimdi ağzımdan “iyiyim” den fazlasını duyamazsınız