Okulların koranavirüsü nedeniyle tatil edilmesi, öğrencilerin eğitimlerini uzaktan almasına yol açtı. Liseye girecek ve üniversiteye gireceklere bir bakıma avantaj da olduğunu söyleyebiliriz bu durumun. Büyük bir hengamenin içindeyiz. Sanki büyük bir meydandayız ve kalabalığı izliyor gibiyiz. Durmuşuz öyle... Biraz yorgunluk, biraz bitkinlik hatta bıkkınlık...Böyle gittikçe pes edip bırakabiliyoruz bazen, ben bile isyan edip boşluyorum dersleri.
Olabilir, neden olmasın değil mi? İnsanız sonuçta. Dört dörtlük değiliz, duygularımız bazen üst sınırlara ulaşıyor ve kontrolümüzü kaybedip "yeter!" diyebiliyoruz. Ama biz pes etmeyelim arkadaşlar, ne olursa olsun pes etmeyelim!Çünkü gün içinde öğreneceğimiz en ufak bir bilginin bile bizi kaç bin kişinin önüne geçireceğini bilemeyiz. Geçtiğimiz o kaç bin kişinin bizim hedefimiz için ne kadar iyi bir şey olacağını tahmin edemeyiz. O yüzden yolumuzda devam edelim.Neden bu kadar çok bu konunun üzerinde duruyorum çünkü şu zor sıkıntılı yorucu YKS yolunda yere düştüğümüzde bizi kaldıracak en önemli etkenlerden biri. Umudumuzun kırıldığı, pes ettiğimiz, "benden bir şey olmaz" dediğimiz, kitabı kapatıp kendimizden vazgeçtiğimiz anda devreye girerler ve devreye girdikleri an o kadar güzel şeyleri başarırlar ki, örneğin bizi kendimize getirip, diriltmek gibi!
Hep kendime derim "Bundan 10 sene sonrasını düşün." Hayal et.Nerede olmak istiyorsun? Ne yapmak istiyorsun? Düşün sende düşün. Düşün ve pes edip vazgeçme kendinden. Aç o kapattığın test kitabını, baktın olmuyor mu hangi konuda eksik olduğuna bak ve internetten video dinle. Sonra dön testine, çabala, kendin için sevdiklerin için ailen için çabala! Yılma, lütfen yılma!Bende çok çabuk pes edip vazgeçen biriyim, bazen öyle anlar geliyor ki ağlamaklı oluyorum, bittim diyorum. Ama bitmedi."Hayaller, hayallerimiz...Ya gerçek olacaklar ya da biz bu inançla öleceğiz.Olsun, İkisi de güzel!"İnanın arkadaşlar. Kendinize inanın lütfen ya. Hayatınızda ki gereksiz olan şeyleri atın hayatınızdan. Mesela gereksiz bir dizi mi, size hiçbir faydası yok mu, sadece vakit mi kaybettiriyor ? ATIN! İnternette çok mu fazla takılıyorsunuz, bir saat bakıp çıkarım dediğinizde iki üç saat mi oluyor, alarm kurun bence.Bir saat sonrasına. Siz gezinirken çaldığı an ne yapıyorsanız bitirin ve telefonu kapatıp kaldırın. Öyle yakın bir yere de koymayın. Çünkü tekrar elinize alıp açmak isteyeceksiniz, biliyorum, biliyoruz. O yüzden bırakın öyle kalsın. Bu sizin iyiliğiniz için. Bir şey kaybetmiş değil bir çok şey kazanmış olacaksınız inanın! Yaptığınız bu hareket sizi hedeflerinize, hayallerinize bir adım daha yaklaştırmış olacak. Yıllar geçtiğinde "iyi ki" diyeceksiniz, iyi ki fedakarlıklar yapmışım, iyi ki bir şeylerden vazgeçmişim ki şimdi istediğim yerdeyim, hedefime ulaştım hayallerime kavuştum...Kim bu cümleleri kurmak istemez ki?O yüzden lütfen kendinize inanın. Belki de kitaba başladığımdan beri hep söylediğim ve ilerleyen bölümlerde hep söyleyecek olduğum kelimeleri yazacağım. "Vazgeçme, pes etme, kendine hayallerine inan, hayallerin için feda et, yorul, çaba sarf et..."Bunları yaptığın sürece güzelsin sen, bunları yaptığın sürece varsın bu maratonda, bunları yaptığın sürece koşacaksın bu yarışta, bunları yaptığın sürece inanacaksın kendine... "Hedefiniz neyse, onun için neleri göze alabileceğinize bir bakın. Çevrenizin "ben sana söylemedim mi bunlar boş hayaller diye" söylemlerinetakılmadan uğraşacaksın. Eğer buna gerçekten inanırsan, bir gün gelir ve sen, "Bana olmaz demiştin ama ben yine de başardım" diyebilirsin.Limandan son gemi kalkıyor. Bileti henüz almadıysan, yeniden düşün. Çünkü ufuklara açılmak için halen şansın var. Birileri başarabiliyorsa, bu niye sen olmayasın?Zengin ama huzursuz nice insanlar var. Çünkü onlar, sadece para kazanmak için çalıştı. Şimdi keyfini bile süremiyorlar. Hayaller, aşka benzer. Birine sevdalanınca, başkalarının sözleriyle sevginden vazgeçmezsin. Geceleri düşünür, şair olur, hayal kurar ve hiç kimseyi görmezsin. Hayaller de öyle olmalı. Öyle aşık ol ki; sen hayallerinden, o da senden kopamasın."