Son zamanlarda fark ettim ki, bir zamanlar telefonumu sadece arama yapmak ve mesajlaşmak için kullanırken, şimdi vaktimin çoğunu sosyal medyada gezinmek, https://melbetapk-tr.com/ gibi eğlence sitelerinde dolaşmak veya anlamsız videolar izlemekle geçiriyorum. Geçen hafta sonu şarjım bittiğinde ve şarj aletimi evde unuttuğumda adeta panik atak geçirdim. "Nasıl vakit geçireceğim?" diye düşündüm. İşte o an fark ettim ki, dijital bağımlılık gerçek ve ben de bunun kurbanıyım. O günden sonra "telefonsuz eğlence" üzerine bir deney yapmaya karar verdim ve her hafta en az bir gün telefonumu bir çekmeceye kilitleyip farklı aktiviteler denedim. Şaşırtıcı sonuçları ve keşfettiğim unutulmuş zevkleri sizinle paylaşmak istiyorum.
Eski Zevkleri Yeniden Keşfetmek
Çocukken ne yapmaktan hoşlanırdınız? Ben küçükken saatlerce kitap okurdum. Yağmurlu bir cumartesi sabahı, telefonumu kapatıp rafta duran ve yıllardır dokunmadığım kitaplardan birini elime aldım. İlk sayfaları çevirirken biraz zorlandım, dikkatim dağıldı, sürekli telefonumu kontrol etme dürtüsü hissettim. Ama bir saat sonra artık etrafımda ne olduğunun farkında bile değildim, tamamen hikâyeye dalmıştım.
"İnsan zihni, kesintisiz dikkat verildiğinde bambaşka bir derinlik seviyesine ulaşabiliyor," diyor İstanbul Üniversitesi'nden Psikolog Dr. Ayşe Kaya. "Akıllı telefonların sık kullanımı, dikkat süremizi ortalama 8 saniyeye - yani bir japon balığından daha kısa süreye - düşürdü."
Kağıt ve Kalem: Unutulmuş Arkadaşlar
"Düşüncelerimi kağıda döktüğümde, zihnimde daha net hale geliyorlar," diyor günlük tutan 34 yaşındaki mimar Mehmet. "Telefonuma not almak yerine, bir deftere yazmak bana düşüncelerimi düzenleme fırsatı veriyor."
Deneyimim sırasında, yıllardır kullanmadığım bir defter ve kalem aldım. Başta ne yazacağımı bilemedim, ama sonra sadece aklıma gelenleri yazmaya başladım. Hiçbir uyarı, bildirim veya dikkat dağıtıcı olmadan düşüncelerimin nasıl aktığını görmek büyüleyiciydi. Daha sonra bu basit alıştırmanın hem meditative hem de yaratıcı olduğunu keşfettim.
Nörologlar, el yazısının beynin farklı bölgelerini aktive ettiğini ve klavye kullanımına göre daha derin düşünmeyi teşvik ettiğini söylüyor.
Evde Mini-Serüvenler
Evimde telefonsuz zaman geçirmeye çalışırken ilginç bir şey keşfettim: Aslında evimi pek tanımıyordum! Bir dolabın arkasındaki eski fotoğraf albümlerini buldum. Annemin bana çocukken verdiği ama hiç okumadığım kitapları keşfettim. Hatta balkonumdaki bitkilerden birinin çiçek açtığını bile fark ettim!
"Dikkatimiz sürekli ekranlara yöneldiğinde, etrafımızdaki pek çok detayı kaçırıyoruz," diyor minimalist yaşam koçu Zeynep Yılmaz. "Bazen en basit şeyler - kuş sesleri, ağaçlardaki değişimler, hatta evinizdeki küçük objeler - büyük keyif kaynağı olabilir."
Arkadaşım Ayşe telefonsuz bir gün geçirmeyi denediğinde mutfak dolaplarını düzenlemeye başlamış. "Yıllardır görmediğim eşyalar buldum. Anneannemin eski çay takımını keşfettim ve şimdi her pazar onu kullanıp anneannemin anlattığı hikayeleri hatırlıyorum," diye paylaştı.
İnsanlarla Gerçek Bağlantılar Kurmak
Telefonumu bıraktığım bir pazar günü, komşumla asansörde karşılaştım. Normalde telefonuma bakarak kısa bir selamlaşmanın ötesine geçmezdik. Ama o gün sohbet ettik ve beni kahveye davet etti. İki saat boyunca hayatlarımız, seyahatlerimiz ve kitaplar hakkında konuştuk. Şimdi her pazar birlikte kahvaltı yapıyoruz.
"Yüz yüze iletişim, beyinde oksitosinin - bağlantı ve güven hormonunun - salgılanmasını sağlar," diyor sosyal psikolog Dr. Eren Demir. "Dijital iletişim ne kadar gelişirse gelişsin, bu kimyasal tepkimeyi tam olarak taklit edemiyor."
Zihinsel Zorluklarla Kendinizi Geliştirin
Akıllı telefonlar bizi sürekli bir bilgi akışına maruz bırakırken, gerçek zihinsel zorluklar sunmuyorlar. Telefonumu bıraktığım günlerde sudoku çözmeye, satranç oynamaya ve bulmaca kitapları doldurmaya başladım.
"Beyninizin kaslar gibi olduğunu düşünün," diyor nörobilimci Dr. Ahmet Öz. "Pasif bilgi tüketmek yerine aktif problem çözmeye zorlandığında, daha güçlü hale gelir."
Taksim'de yaşayan emekli öğretmen Sevim Hanım: "40 yıldır her gün çengel bulmaca çözerim. Şimdi 78 yaşındayım ve arkadaşlarım hafızamı nasıl bu kadar canlı tuttuğumu soruyor. Sır bulmacalarda!"
Sonuç: Denge Bulmak
Deney sonunda telefonumu tamamen hayatımdan çıkarmadım. Ancak artık günde belirli saatlerde telefonu uzak tutmaya özen gösteriyorum. Pazarları tamamen telefonsuz geçiriyorum ve bu günler haftamın en yaratıcı, en dinlendirici günleri haline geldi.
Belki siz de telefonsuz bir gün deneyin. İlk başta biraz rahatsız olabilirsiniz, sanki bir uzvunuz eksikmiş gibi hissedebilirsiniz. Ama sonra, muhtemelen fark edeceksiniz ki, uzun zamandır kaybettiğiniz bir şeyi - belki de sadece kendinizle baş başa olma yeteneğini - yeniden keşfediyorsunuz.