Yalçın Sevim'in kaleminden "Aşkımızın İlk Mevsimi"

TAKİP ET

'Gözler konuşur kalp susardı aşkımızın ilk mevsiminde!..'

Bir zamanlar bende herkes gibi severdim. Delice bağlanır, hiç kopamazdım. Ayrılmak istemezdim. Vazgeçilmez sevdalar yaşarken bir anda vazgeçildiğimi sandım. Gülün bülbüle olan aşkı gibi oldu benim aşkım. Gönüllerin mühürlenmiş olması,  sevdaların sonbahar mevsimi gibi hüzünlenmesi sanki aşkımız için yüreklerimize gül desenli çizgiler çiziliyordu. Bir bahar zamanı çiçekler aşktan kan gölüne dönmüştü. Yüreğinde saklamış gönlünde büyütmüş olduğu sevda çiçeklerini bulunduğu dağa, kıra, bahçeye,   bayıra sunuyordu. Alın bu aşkımızın gülü ama kan gülü diyerek!

Bir tutam aşk vururdu gönüllerden gönüllere. Sevdalardan sevdalar doğardı. Diyardan diyara o masum aşkın sıcaklığı dağılırdı. Esen rüzgârların saçlarını okşadığı gibi usulca, narin bir şekilde, şefkatli kollarına sar beni çocuk misali…

“Bu aşkımızın ilk mevsimi,
Rüzgâr gibi savurur bizi,
Herkes bilir sevgimizi,
Bu aşkımızın ilk mevsimi…”


Daha ne mevsimler yaşarız seninle birlikte, Aşkımızın ilk mevsimleri gibi…  O ilk öpüşmemizdeki gibi sanki kuşların bahar geldi diyerek sevindikleri gibiydi aşkımızın mevsimi. Karanlıkta yıldızlara bakıp Allah’ım seni bana yazsın diye dua ederdim. Tutkulu, parlayan gözlerin vardı. Bakınca yüreğime ışık saçardı.
Her yerde sevgi ışıkları, buram buram sevgi kokardı yanına varınca.  Sanki  senin  yanında  olunca  kendimi memleketimde  sanıyordum.  Kalbimde sevginin yeri bir başka, içimdeki ışık ise bir başka, bağa bahçeye bahar geldi diyerek kuşlar cıvıldaşırlardı, ötüşürlerdi hep. Bir anda gülün bülbülüne kavuştuğu gibi bütün aşklar ve sevdalar yürekleri sarardı bir bir. Sıcacık, masum, bir o kadar da esrarlı ve bazen hayaller renk katardı yüreğimize, seninle olan aşkımıza. Ve bazen çiçekler savrulurdu aşkımızdan hayata. Bazen de yürekler özlem çekerdi sevgimizden. Zaman zaman kalbim dururdu. Yerinden fırlayacak gibi olurdu. İkimizin gözleri konuşurdu. Bir anda gönüllere taht kurardı o bakışlarımız.

“Gözler konuşur kalp susardı aşkımızın ilk mevsiminde!..”
Ne zaman gezmek için dağa, kırlara çıksam, bir de bahar gelse, aşkımızın mevsimi bu derim sevinçle. O anın sevincini,  mutluluğunu yaşardı yüreğim.  Yürekten yüreğe sevgi beslerdi bu bedenim. Bir pınar gibi coşardı gönülden gönüle.  Fışkırırdı yerinden aşkın yüreklerine. Bir aslan gibi kükrerdi, kanı durmaz kaynardı yerinden hayata doğru. Alıp götürürdü bizi aşkımızın ilk mevsimine. Duygularımız seher vaktinde esen rüzgâr gibi olurdu. Alıp götürürdü uzaklara aşkımızın bitmeyen ilk mevsiminde. Aşk mevsiminde açılırdı yüreklerin pencereleri,  sevgi rüzgârları dolardı yüreklerimize. Sevgimiz denizlere açılırdı bir yelkenli misali. Gönüller yanardı sevgi fırınında, yanardı incecik bir tabaka halinde sonra da çıkardı sevdanın zirvesine. Kokusu aşk olmuş yüreğimin, yağmurdan sonraki hali. Temiz, mis ve hoş. Bir anda kalplerin en derinliklerine yer edinirdi aşkın tutkusuyla, aşkın varlığıyla…

Gücünü ve varlığını tertemiz bir duygudan alırdı. Her zaman herkes sevdiklerine bir şey verirdi aşk mevsiminde, ama bu aşk mevsiminde en değerli verilecek şey karşılıksız olarak kalbini vermesiydi sevdiğine…
  
YALÇIN SEVİM / SEVİMLİ ŞAİR