Eskiden ana haberlerin birinci haberi olarak yayınlanan yurtlarda ve huzurevlerindeki şiddet haberlerini duymak artık mümkün olmuyor.
İnsan bu toplum olarak bilinçlendiğimizin göstergesi mi diye ümitlensek de bunun bilinçli olmakla alakası yok. Bilinçsiz insanlar yine aynı bilinçsizler.
Sadece huzurevlerinde ve yurtlardaki idareciler ve çalışanlar bu işin ehli insanlar. Allahtan korkan ve Allaha vereceği hesabın bilincinde olan kişiler.
Huzurevi ve öğrenci yurtlarında haber yapmak yada onlarla birlikte olmak bana ayrı bir haz veriyor.
Neyse orada yaşlılarla konuşurken onlar Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Alper Sezer, Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon müdürü ve çalışanlarını öve öve bitiremiyorlar.
İnsan bir işi yaparken hele ki devlet işini biraz vicdan ve Allah korkusu olmalı. Ever ki Allah’tan korkan insanlar bu tür işlerin başında olursa işte böyle başarılar da peş peşe gelir.
Duanın biri bin para yaşlılarımızda. Yine aynı şekilde çocuk yuvaları ve yurtlarda kalan öğrencilere de tüm imkanlar sonuna kadar sağlanıyor.
Her ne kadarda onlar anne ve babasından ayrı olsa da bu eksiklik mümkün olduğunca htirilmemeye çalışıyor.
Oysa eskiden böyle miydi? Biz ne haberler izledik ve okuduk. Yaşlıları hortumla yıkayanlarımı ararsınız, yatalak hastalara daha fazla bakmamak için yemek vermeyenini mi.
Yurtlarda kalan öğrencilere cinsel istismardan tutun da dayak atıncaya kadar nice kötü görüntülere şahit oldu Türk halkı. Yaşlılar bizim geçmişimiz çocuklar da geleceğimiz.
Özellikle yurtlarda yetişen çocuklara sahip çıkmazsak, onlara doğruyu yanlışı yeteri kadar anlatamazsak onların birer potansiyel suçlu olmalarına neden olmuş oluruz.
Onlara dinini, milletini, devletini yeteri kadar anlatamazsak, onlara başkaları sahip çıkar ve devletin yetiştirdiği çocuklar bir gün gelir devletine kurşun sıkar.
Hükümetin bu alanda yaptığı yatırımlar gerçekten takdire şayan. En önemli yatırımın gelece olan yatırım olduğu bilinciyle hareket eden devlet işi ehline verip tüm imkanlarını da gözü kapalı seferber ediyor.